21 Mayıs 2015 Perşembe

Ağla kanaryam ağla!


‘Ziraat Türkiye Kupası’ finali gitti..

4.yıldızı takma adına şampiyonluğu ezeli rakibin Galatasaray kaptı..

Avrupa macerası yoktu, haftada 1 maç yapıp güle-oynaya lig şampiyonluğu kazanacakken hiçbir şey olmadı, her şey ters gitti..

Şimdi başlayalım son 1 yılın faturasını kesmeye..

Önce futbolcular tabii ki..

Takımın ahengini bozan Emenike,

Takımın ruhunu bozan Diego,

Takımın bütünlüğünü bozan Caner,

Takım üstü pozisyonda duran Emre ve Volkan..

Fenerbahçe formasını çıkartıp seyirciye sallayan, ağız ve söz dalaşına giren Emenike asla affedilmemeliydi..

500 bin Euro alacağı için TFF’ye başvuran Diego ise Fenerbahçe’nin ismini küçültmüş olup takımda yer almamalıydı..

Caner, saha için takım arkadaşlarına ve hakemlere sürekli el kol hareketleriyle konsantrasyon bozucu etken oldu.. Uyarılması gerekirdi..

Emre ve Volkan zaten başlı başına takımın maestroları olup kendileri hakkında kimsenin söz söylemeye, eleştiri getirmeye ne hakları vardı ne de cesaretleri..

Sezon boyunca Volkan’ın kurtarışlarıyla Fenerbahçe 1 maç bile almadı.. Hakkını yemeyelim Fenerbahçe-Galatasaray maçı istisnadır..

Emre sezonun yarısını sakat geçirdi, yarısını da yarım yamalak oynadı ama sanki 34 maçın 34’ünde de oynamış gibi takım liderliğine soyundu..

Sıra Teknik Direktör Sayın İsmail Kartal’a geldi..

Ah hocam, bu şartlarda Fenerbahçe teknik direktörlüğü yapılır mı hiç? Tamam, büyük şeref,
Tamam, büyük kariyer,
Tamam, büyük şans..

Ama hepsini bir kalemde silen konumunuz ve duruşunuz..

Size biçilen rol, bırakın teknik direktörlüğü; takım içinde malzemeci bile daha çok futbol sahnesinde rol aldı..
Razı olmamanız gereken bir konuma; maalesef kariyer adına ‘EVET’ dediniz..

Gelelim, Fenerbahçe Kulüp Başkanı Sayın Aziz Yıldırım’a..

Sayın Başkan, yetiversin artık.. Fenerbahçe üzerinden gündemde kalmaya bir son verin.. Kulüp, 16 senedir sizi taşımaktan yoruldu, usandı.. Emekliliğin tadını çıkarın, dünya Fenerbahçe’den ibaret değildir.. Güzel yavrunuzla, torunlarınızla kalan ömrünüzü stressiz, kavgasız, gürültüsüz geçirin..
Sezon başından beri teknik direktör konusunda, hakemler konusunda, federasyon konusunda, havuz konusunda ve restleriniz konusunda söyleminize hiçbir laf etmiyorum.. Çok konuşuldu, çok tartışıldı..

Gerek yoktur, herkes neyin ne olduğunu biliyor.. Şu kadarını söyleyeyim mi?

Sayın Başkan, sizin 16 yıllık görev sürenizde Fenerbahçe 2000-01, 2003-04, 2004-05, kulübün 100. yılı olan 2006-07, 2010-2011 ve 2013-14 sezonunda şampiyonluğa ulaştı. Yani 6 kez şampiyon oldu..

Bilin, bakalım ezeli rakibiniz Galatasaray kaç kez şampiyon olmuş?

Bu sezon dahil tam 10 kez.. Fenerbahçe’den neredeyse yüzde 50 fazladır..

Sayın Başkan Aziz Yıldırım döneminde, 10 şampiyonluğa ilaveten bir UEFA Kupası kaldırmış. Yetmemiş bir de Süper Kupa’yı kazanmış..

Velhasıl ‘’Ağla Kanaryam ağla’’



18 Mayıs 2015 Pazartesi

Vah Beşiktaş vah!


Ligin bitmesine 2 hafta kala şampiyonluk iddiası bitti..

Artık 2.olma şansı da mucizelere kaldı ve UEFA Kupasına direk gidecek..

Yeni stadyum bitmedi.. Sezon başına yetişmesi zor gözüküyor..

Muhtemelen Ağustos-Eylül-Ekim aylarında yine başka statlarda oynayacaktır..

Esas 900 trilyonu geçen borcun döndürülmesi sorunu vardır.. UEFA Mali kriterleri tepesinde dolaşıp duracaktır..

Hani ‘’yiğidi öldür, hakkını yeme’’ derler ya, ‘’Demba Ba’’ popüler futbolcudur.. Adına şarkılar, klipler yapıldı ama son 10 hafta ceza alanında dolaştı ama gol yerine kuru sıkı, hava attı..

Ziraat Türkiye Kupası finalinde yok, şampiyonlukta yok, o zaman hem Teknik Direktör Biliç, hem de bazı futbolcular gelecek sezon yok..

Beşiktaş için Pazar günü Galatasaray ve son hafta Gençlerbirliği maçları tam anlamıyla zulüm olacaktır.

Sorsalar; her 2 maçı da oynamadan mağlubiyete çoktan razı olurlar..

Neden?

Tekrar eleştiri, tekrar öfke okları üzerlerine gelecektir.

Velhasıl, vah Beşiktaş vah!



16 Mayıs 2015 Cumartesi

Galatasaray’ı şampiyon yaptılar..


Pes arkadaş!

Fenerbahçe ve Beşiktaş kendi elleriyle şampiyonluğu hediye ettiler..

Galatasaray kulübünün başına gelebilecek ne kadar olumsuz hususlar varsa neredeyse hepsi geldi, hepsini yaşadı..

Düşünün bir kere!

Bir futbol sezonu içinde 3 başkan değişiyor.. (23 Mayıs 2015 günü yeni başkan seçilecektir)

Bir futbol sezonu içinde 2 teknik direktör değişiyor..

800 küsur trilyon borç batağından çıkış arıyor..

Bu şartlar altında 32.hafta tamamlanırken Galatasaray, en yakın rakibine maç fazlasıyla 6 puan fark atmış durumda..

Artık ligin bitmesine 2 hafta kaldı ve Galatasaray sanki şampiyon oldu gibi..

Bundan sonra Fenerbahçe ve Beşiktaş çok büyük travma yaşayacaklar..

Çünkü kendi elleriyle Galatasaray’ı şampiyon yaptılar..

Hafızamızı yoklayalım mı?

Çok değil, 23.hafta ezeli rakibi Fenerbahçe’ye 1-0 yenildi.. Hemen 24.hafta istanbul B.B. ile 2-2 berabere kaldı.. Ligin bitmesine 10 hafta kala puan durumu şöyleydi:
Beşiktaş 54 puan,
Galatasaray 52 puan,
Fenerbahçe 50 puan olup her hafta lider değişiyordu..

27.hafta oynandı, Trabzonspor’a 2-1 yenildi ve puan durumuna göre Galatasaray 3.sıradadır..

30, 31 ve 32.haftaları bilin bakalım, hangi skorla kazandı?

Sadece 1-0..

Galatasaray, aslında iyi oynamıyor ancak şansının yardımıyla kazanıyor..

Önümüzdeki sezon ne olur, ne biter?

Asla yetmez.. Ne Beşiktaş ne de Fenerbahçe buna müsaade etmez ve daha farklı oynarlar..

Gerçek olan ise Galatasaray’ın 4.yıldızı taktığıdır ve şimdiden kutlanmasıdır..


Bu psikolojik baskının altından Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım nasıl kalkar, hiç bilemiyorum..