24 Şubat 2013 Pazar

Bucak Belediyesi Oğuzhanspor yenilgiye alıştı..

 
Bucak Belediye Oğuzhanspor, Kepez Belediyespor’a 3-1 gibi ağır bir yenilgi aldı.. En kötüsü de yenilmeyi alışkanlık haline getirdi..

Maç başladı, Bucak Belediye Oğuzhanspor Teknik Direktörü, sürekli futbolcularına bağırıyor, çağırıyor ve tehlikenin farkına varıyor.. ‘’Antremanlarda söylenenlerin kiç biri uygulanmıyor, hadi uyanın, kendinize gelin’’ gibi ikazları da para etmiyor ve çare olmuyor..

İlk yarının daha ilk 20 dakikasında deplasman takımı Kepez, oyuna karşı tarafa yığıyor, baskı kuruyor, golü de buluyor. İlk ayrı bu sonuçla bitiyor.

2.yarı biraz silkenen Oğuzhanspor, daha atak, daha saldırgan oynasa da kaçınılmaz son yaşanıyor ve skor 2-0 oluyor.  Derken Oğuzhanspor atağa çıkıyor, ceza alanı dışına çıkan topa sert vuruluyor ve maç 2-1 oluyor.

Tam her şey yeniden başlayacak sanılırken 1-2 dakika geçmeden penaltı kazanıyor Kepez ve skor 3-1 oluyor. Aslında maç da o dakikada bitiyor, gerisi fuzuli oynanıyor. Üstüne üstlük Oğuzhanspor kalecisi kırmızı kart görüyor, kalan 10 dakikayı 10 kişi oynuyor.

Valla yorumlanacak ve teknik analizi yapılacak ortada bir oyun yoktur. Futbolcular vurdum duymaz halde, özgüven kaybedilmiş, yenilgi korkusu tüm takımı sarmış, işte bu psikolojide bir takım nasıl oynarsa; Oğuzhanspor’da aynen öyle oynadı.

 

9 Şubat 2013 Cumartesi

Oğuzhanspor için yine hüzün şarkısı.. Oğuzhanspor 0-1 Kumlucaspor


Her zaman ki alışılan gün dışında yani Pazar yerine Cumartesi günü saat 13.30’da başlayan Oğuzhanspor-Kumlucaspor maçına yine yarım saat önceden stada vardım, her 2 takımın antreman ve ısınma hareketlerini izledim.

 

Tam saatinde maç başladı ama her zaman ki kalabalık seyirci bu kez pek yoktu..

 

Kumlucaspor oyuncuları sahanın her yerinde yardımlaştı, hep kalabalıktı, hiç arkayı boş bırakmadı. Tipik beraberlik maçını andırıyordu. İlk yarı ortalarında Kumlucaspor’un 1 golü kaleciye faul gerekçesiyle sayılmadı. İlk yarı boyunca Oğuzhanspor’un hiç ama hiç tehlikeli atağı yoktu. İlk yarı 0-0 bitti ama Oğuzhanspor’da sorun vardı. Arka arkaya alınan mağlubiyetler takımın hem ruhunu hem de ahengini bozmuş görünüyordu..

 

İkinci yarı maça biraz daha istekli başlayan Kumlucaspor takımı oldu. Her şeye rağmen karşılıklı ataklarla geçen maçın sonlarına doğru denge tamamen Kumluca takımın lehine gelişti ve orta saha hızla geçilmeye başlandı.

 

Belli ki maçı birisi kazanacak ama kim?

 

Sorunun yanıtı tam 89.dakikada ortaya çıktı. Sağdan gelen 20 numaralı Kumlucalı oyuncuyu kimse durduramadı, topu ceza alanına ortaladı, uzaklaştırılamayan top Kumluca’lı forvetin önüne düştü, çok sert vurdu ve gol oldu. Maç da bu skorla bitti.  

 

Oğuzhanspor için teknik analize gelirsem; kanatlarda Umut Akpınar çok kötüydü, diğer kanat oyuncusu (11 numara) Demir çalıştı, çabaladı ama hepsi o kadardı.. Forvet Hüseyin hiç varlık gösteremedi, orta saha top dağıtıcısı (meşhur Bataşa) kötü olunca kaçınılmaz son belli oldu.. Ya beraberlik ya da mağlubiyet.. Maalesef mağlup oldu, yine maalesef 3 hafta üst üste yenildi..

İŞTE DİĞER FOTOLAR..


















 

5 Şubat 2013 Salı

Beyaz TV’de Derin Futbol


Dün (4 Şubat 2013) gece saat 23.05’de başlayan ‘Derin Futbol’ isimli programda ne gördüğümü aynen aktarıyorum, yorumumu en sona bırakıyorum..

 

Program akışı içinde konu FIFA Şike Çalıştayı’na geldi.. Derken Program yorumcuları Ahmet Çakar Hoca ve Rasim Ozan Kütahyalı ‘’konu üzerinden bilgisine başvurulması için Talip Doğan Karlıbel telefonla bağlansın’’ dediler..

 

Programın moderatörü çok sert ve kesin şekilde ‘’Talip Doğan Karlıbel asla bağlanamaz ve moderatör olarak son sözüm budur’’ dedi..

 

Derken yarım saat ya geçti, ya geçmedi, anaaaa bir baktım telefonun ucunda Talip Doğan Karlıbel olmaz mı?

 

Ertem Şener, ‘’hemen Twitter üzerinden yazdığın ifadeler için hem benden hem de Beyaz TV ailesinden özür dile’’ dedi..

 

Talip Doğan Karlıbel önce kem küm etti ama özür diledi ve Gazeteci İsmail Er hakıında bir şeyler söylerken; Ertem Şener hemen yine araya girdi:

‘’Gazeteci arkadaşım hakkında böyle konuşmana izin vermem’ dedi..

 

Neyse Talip Doğan Karlıbel, şike çalıştayı hakkında bildiklerini, duyduklarını anlattı ve telefonu kapattı..

 

Peki, Ertem Şener, verdiği sözü neden yutmak zorunda kaldı?

 

Bence Ahmet Çakar ve Rasim Ozan Kütahyalı, baskısı baskın geldi, Ertem Şener  tornistan yaptı ve ‘’bağlamayacağım’’ sözünde duramadı, Talip Doğan Karlıbel telefonun ucundaydı..

 

Aynı porgramın yorumcusu Ümit Özat, Rasim Ozan Kütahyalı’ya taşlama amaçlı mani tarzında 2 kez türkü söyledi.  Allah var ya, sesi pek güzeldi..

 

Ahmet Çakar Hoca, Ertem Şener’e sık sık ‘sana bu gece sardım’ cümleciğini kurması gelecek adına hem soru işareti hem de sinyal olarak geldi..

 

Korkarım yakın ya da orta vadede moderatör yine değişir.. 2 kez değişti, 3.kez değişmesi sürpriz olmaz..