8 Kasım 2015 Pazar

Melo ruhu da gitmiş..


Galatasaray futbol takımı, malumunuz son Çay-Kur Rize maçında 90 dakikaya 3-2 önde girerken uzatmalarda 2 gol yiyor ve 4-3 yeniliyor..

Neden yenildi peki?

Buna geçmeden aşağıdaki notumun altını kalınca çizerek yazmak isterim..

Melo geçen yıl, hem kendisi takımı zorlardı, hem de takım arkadaşlarını takımı için zorlardı..

Çok iyi anımsıyorum, Hakan Balta’ya yaptığı hatadan dolayı Melo’nun sözlü ikazını, hele Sabri’nin adamını kaçırması ve yaşanan tehlike sonrası duyduğu öfkeyi Sabri’nin yüzüne yansıtması daha dün gibi aklımda..

Tamam Melo, İnter’e transfer oldu ve fiziken Melo Galatasaray takımında yoktur ama ruhu da gitmiş kendisiyle beraber..

Ya geçen yıl çok maçı Galatasaray 1-0 kazanmıştır.

Neden?

Melo ruhuyla oynandı da ondan işte.

Nedir Melo ruhu?

Herkes elinden gelenin fazlasını yaparak, delicesine savaşarak, tek gol farkla birçok maçlar kazanılmıştır..

Gelelim Çay-Kur Rize maçına..

Yahu Melo olsa, 90 dakika 3-2 önde bitse, uzatmalarda 2 gol yenir mi?

Asla yenmez..

Neden?

Melo ruhu çıldırır çünkü..

Ha futbolda böyle vakalar olmaz mı?

Olur tabii..

Ama Galatasaray Takımı’nın zaten ‘UEFA Mali Kriteri’ tepesinde kılıç gibi sallanıp duruyor, yeterli ve gerekli transfer yapamıyor, bir de savaşmıyorsa; yandı keten helva olur..

Hamza Hamzaoğlu Hocamıza şu kadarını söyleyeyim..

Türkiye’de Hamza Hamzaoğlu dışında hiçbir teknik direktör bu transferle, bu takımı çalıştırmaz..
Ey Galatasaraylılar Hamza Hocamızın kıymetini bilin ve ahde vefayı unutmayın..

Hamza Hocam, kimseye acıma, gün gelir acınacak duruma gelirsin.. Futbol tarihi bu tür trajik örneklerle dopdoludur..

Melo ruhuyla oynamayanı bırak ilk 11’i, takımda bile tutma.. Yoksa onlar seni takımda tutmazlar haberin ola!

Saygı ve sevgilerimle..

Yazar Ömer ÖZDAMAR

İnstagram : https://instagram.com/omerozdamar/

Hiç yorum yok: