19 Mayıs 2012 Cumartesi

Fenerbahçe Futbol Kulübünün yakın geleceği..


Eski borsacı olduğum için geçmiş ve gerçekleşen OUT olur, beklenti IN olur..



Burada yakın geleceğe dair düşüncelerimi aktarırken elbette benim algım doğrultusunda oluşan düşünceleri yansıtacağım..



Beklentilerin doğuşu; yaşananların değerlendirilmesi ve söylenenlerle- karşı söylenenler arasında kalmadan bambaşka pencereden bakabilmeyle mümkündür..



Şu oldu, bu oldu, beklenti için hiç önemi yoktur. Önemli olan bundan sonra ne olacağıdır ve bu soruya yanıt bulunabilmesidir..



En yakından en uzağa doğru beklentimi sıralamaya başlayayım..



-Tahkim Kurulu, PFDK’u tarafından Fenerbahçe Futbol Kulübü’ne verdiği 6 maçlık saha kapatma cezasını muhtemelen 5 maça indirecektir. Trabzonspor Kulübünü’nün 4 maçlık cezasını 3’e indirdiği gibi..



-PFDK’nun şike soruşturmasıyla ilgili verdiği ‘Fenerbahçe Kulübü Asbaşkanı İlhan Ekşioğlu’ 3 yıl futboldan men cezasını TAHKİM muhtemelen 2 yıla indirecek ve onaylayacaktır.



- En son ‘Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi’ne katılamamasıyla ilgili UEFA Başkanı Plantini, CNN’ne verdiği röportajda; ‘ bu kararı ben değil, bağımsız UEFA Disiplin Kurulu verdi, bu yıl da bir karar verecek, ayrıca Fenerbahçe ile ilgili fazla konuşamam, mahkemeye verirler’ dedi.  

Fenerbahçe Futbol Kulübü’nün geçen yıl olduğu gibi bu yıl da UEFA Şampiyonlar Ligi’ne alınmayacağı neredeyse bence kesindir. Bu yüzden Fenerbahçe, çok fazla yıldız futbolcu transferi muhtemelen yapmayacaktır.



-30 Mayıs 2012 günü başlayacak şike davasında savcılık makamı verilecek cezalarla ilgili son mütelasını mahkemeye sunacaktır. Muhtemelen dava en geç Haziran ayı sonunda bitecektir. Yine muhtemelen Fenerbahçe Kulübü Başkanı olan Sayın Aziz Yıldırım, 5-6 yıl ceza alacaktır.

Neden?

Çünkü 10 ay tutukluluk halini başka türlü bir mahkeme kamuoyuna anlatamaz..

Daha sonra nihai karar için dosya Yargıtay’a taşınacaktır. Bu arada Aziz Yıldırım Beyin Başkanlığı düşer mi, düşmez mi hukuken tam bilemiyorum.. Belki mahkemeden bu yönde de bir karar çıkabilir.. O zaman Fenerbahçe Kulübü yeni bir kongre süreci daha yaşayacaktır..



Yakın gelecekle ilgili belli başlı beklentilerim bunlardır.. Elbette bu beklentiler bana ait şahsi düşünce ve yorumdur.. Tabidir ki, ne kadarı gerçekleşir, ne kadarı gerçekleşmez bilemem..



Bu arada benim algılarımla, geçmiş 10 ayın gizli kapaklı yaşananları hakkında yorumlarımı paylaşmak isterim..



Fenerbahçe Başkanı Sayın Aziz Yıldırım, ‘Gülen Cemaati’nin, polis ve yargı eliyle Fenerbahçe Kulübünü ele geçirme komplosudur’ tezini; şike davası savunmasında ana eksenine yerleştirdi. Bu teze kim ne derse desin Fenerbahçe taraftarının büyük çoğunluğu inandı.



Sayın Başbakan Erdoğan, Fenerbahçe Kulübü’nün hem UEFA hem de TFF nezdinde daha fazla zarar görmemesi için şahsen çok çaba sarfetmiştir.. ‘Kulüpler değil, kişiler cezalandırılmalıdır’ yargısını bir şekilde TFF üzerinde kabul ettirmiştir ancak UEFA üzerinde çabaları hala devam etmektedir.



Sayın Başbakan bu ikili tezini ustaca hayata nasıl geçirdi?



Anımsayın 5-6 ay öncesini önce kişileri kurtardı.



Nasıl?



6222 Sayılı yasayı değiştirerek..

Yani 3-7 yıl şike hapis cezalarını 1-3 yıl arasına indiriverdi.. Kime rağmen? Sayın Cumhurbaşka’nın vetosuna ve TBMM’de buna muhalif kalan AK Parti Milletvekillerine rağmen.. Tutuklu kişilerin çoğu bu yasa değişikliği sonrası tahliye edildi..



Derken sıra kulübleri kurtarmaya geldi.. Bu kez çevir gazı yanmasın misali kişiler ceza alsın ama kulüpler almasın söylemini spor kamuoyununa sundu..



Gelmesinde desteğini esirgemeyen Sayın Başbakan’ın bu söylemine uygun davranan Sayın TFF Başkanı ve Yönetim Kurulu ‘şike sahaya yansımamıştır’ çıkış noktasıyla kulüpler kurtarılmış, kişiler cezalandırılmıştır.



Valla yaşananların perde arkasını ben şahsen bu şekilde resmediyorum. Yine doğaldır ki katılan olur, katılmayan olur ama bana ait düşünce-yorum böyledir..

Hiç yorum yok: